Çıray'dan çarpıcı sorular: Dr. T. Ö.’yü felç eden kurşunu siz attınız!

İYİ Parti İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Dr. Aytun Çıray, Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın cevaplaması için sağlıkta ve savunmada inanılmaz bir skandalı ortaya çıkaracak çok çarpıcı sorular sordu. Dr. Çıray bir kurşunla felç olan Dr. T. Ö.’yü Meclis’e taşıdı.

Çıray'dan çarpıcı sorular: Dr. T. Ö.’yü felç eden kurşunu siz attınız!

Çıray, yazılı soru önergesinin girişinde Samsun Havza İlçe Sağlık Müdürlüğü’nde 4924 sayılı sözleşmeli statüde görev yapan Dr. T. Ö.’nün, Sağlık Bakanlığı’nın 27.04.2022 tarihli kararı ile Şırnak 23. P. Tüm. Komutanlığı emrine 09.05.2022 - 09.07.2022 tarihleri arasında resen 2 aylık geçici görev kararıyla görevlendirildiğini; ancak bu kararın Dr. T. Ö.’ye  06.05.2022 tarihinde, hiçbir hazırlık imkanı tanınmadan, Samsun’dan Şırnak’a yolluk-harcırah-bilet gibi ihtiyaçları karşılanmadan ve  güvenli ulaşım için gerekli şartlar ve tedbirler sağlanmadan sadece üç gün öncesinden tebliğ edildiğini belirtti. Bu özensiz ve dikkatsiz tavrın Dr. T. Ö.’nün, sağlık mazereti sebebiyle askerliğe elverişli değildir raporu mevcut olmasına, dolayısıyla askerlik muafiyeti bulunmasına rağmen alındığını vurgulayan Aytun Çıray, T. Ö.’nün 4924 sayılı Kanuna tabi sözleşmeli olarak çalıştığı için, başka bir kurumda geçici görevlendirilmesi hukuken ve tıbben mümkün olmadığına dikkat çekerek “hukuka ve tıbba uymayarak Dr. T. Ö.’yü felç eden kurşunu adeta siz attınız,” dedi. 

Dr. T. Ö. belirtilen nedenlerle geçici görevlendirmeye yazılı olarak itiraz etmiş olmasına rağmen, itirazının Sağlık Bakanlığı tarafından uygun bulunmadığının altını çizen Aytun Çıray, Dr. T. Ö. için vatan görevinden kaçmak diye bir tavrın asla söz konusu olmadığını, ancak onun üstelik hasta olmasına rağmen adeta askeri birliğe katılmak ve birlikle beraber sınır ötesi askeri üste göreve başlamak zorunda bırakıldığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Dr. T. Ö. Askeri üste görev yaptığı sırada sebebi henüz bilinmeyen bir kaza kurşunu ile yaralanmış ve T12 düzeyinde omurilik hasarı meydana gelmiştir. Belden itibaren iki bacağını hissetmediği ve kullanamadığı için felçli (paraplejik) haldedir. Ayrıca ağır akciğer hasarı (hemopnömotoraks) ile ağır karaciğer ve dalak hasarı (laserasyonlar) meydana gelmiştir. Kendisi halen Fizik Tedavi Kliniği Subakut Bölümü’nde tedavi altındadır.

Meydana gelen bu elim olayda ne yazık ki idarelerin birden fazla ağır hizmet kusuru bulunmaktadır. Bu sebeple Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere idareler, meslektaşımızın hayatını tehdit eden ve ağır maluliyetine sebep olan bu olayın doğrudan müsebbibidir.”

Çıray bu açıklamaların ardından Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’a ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya Meclis Başkanlığı aracılığıyla yazılı olarak yanıtlamaları için şu soruları yöneltti:  

ASKERİ SAĞLIK KURUMLARINI AÇMAK İÇİN DAHA NEYİ BEKLİYORSUNUZ?

1- Öncelikle askeri bilgi ve becerisi olmayan, askeri eğitimi olmayan hekimler neden askeri birliklerde görevlendirilmektedir?

2- İhtiyaç olduğu bu ve benzeri olaylarla açıkça ortaya çıkmasına rağmen Askeri sağlık kurum ve kuruluşları hâlâ açılmamaktadır. Askeri sağlık kurumlarını açmak için daha neyi bekliyorsunuz?

3- Askeri sağlık kurum ve kuruluşları kapatıldıktan sonra askeri tabiplerin sivil sağlık kurum ve kuruluşlara tayinlerinde rütbe ve özlük yönünden hakları devam ederken, bu tür görevlendirmelere neden askeri değil sivil hekimler gönderilmektedir?

4- Askeri sağlık hizmetleri ve cerrahisi, sivil sağlık hizmetlerinden farklı ve özellikli tıbbi yaklaşım, deneyim ve beceri gerektirmesine rağmen, askerlerimiz neden askeri sağlık hizmetlerinden yararlanmamakta ve savaş tıbbı tecrübesi olmayan sivil hekimlere emanet edilmektedir?

5- 4924 sayılı Kanuna tabi olarak, çakılı kadro ile çalışan bir hekim, geçici görevlendirme yasağına rağmen neden farklı bir kuruma geçici görevle yollanmıştır?

6- Askerliğe elverişli olmayan bir Hekim, Dr. T. Ö. neden doğrudan askeri birliğe göreve yollanmıştır?

HEKİM SEVKİ CENEVRE SÖZLEŞMESİNE UYGUN MU YAPILMIŞTIR?

7- Sivil hekim yurt içi askeri birliğe görevlendirilmişken neden ve hangi dayanakla sınır ötesi askeri bölgeye gönderilmiştir?

8- Türkiye’nin taraf olduğu Cenevre Sözleşmesi’ne göre işgal altındaki topraklarda ve askerî harekât mıntıkalarında sağlık personelinin kendini tanıtır, mesul makamın mührünü taşıyan, fotoğraflı kimlik ve sol kolunda pazıbent taşıması gerektiği belirtilir. Gerek hekimlerin taşınması, kullanılan kıyafetler ve gerekse de bulundukları alanlar sözleşmeye uygun mudur?

Admin

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER
google.com, pub-5691823233856454, DIRECT, f08c47fec0942fa0