Gazeteci ve televizyoncu Ali Erol Diker, tam kapanma sürecinden önce kapanma süreciyle ilgili düşüncelerini aktardı;
“Ülkemizi ve halkımızı kurtarmak adına kapanmaya karşı değilim ama, insanların özgürlüğüne yaşamlarına ve yaşam biçimlerine ipotek koyarsanız burada büyük sıkıntılar doğar. Ben bu cennet ülkemde 12 Eylül'leri yaşayan ve gören biri olarak her türlü ırkçılığa ve ırkçılığın getirdiği ayrımcılığa dün olduğu gibi bu günde karşıyım. Kapanmayla birlikte” Avm’leri açmak yerine kapatmak ve bakkalları yani küçük esnafı açmak daha doğru olmaz mıydı?” diye düşünüyorum. Paraya ve Ayakta kalmaya İhtiyacı olan kim? Avm’ler mi küçük esnaf mı?
Evet mübarek ramazan ayı içindeyiz. Her türlü inancı ve kültürü içinde barındıran ve yaşatan bu kutsal topraklar ve coğrafyamız, Türkiye Cumhuriyeti, Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulduğu 1923’ten beri yaşıyor ve yaşatılıyorsa her türlü inanca ve kültüre saygı duyuyor ve kimseye ayrımcılık yapma izni vermiyorsa, kısıtlama döneminde Avm’ler yerine küçük esnaf ve bakkallara bazı ürünleri satma izni vermiyorsa, burada sıkıntı başlar; etki ve tepkiye dönüşür diye düşünüyorum.
Bugün ülkemizde had safhada olan uyuşturucu bağımlılığı varsa ve bu bağımlılığa duyarsız kalınıyor, yeteri kadar önlem alınmıyorsa asıl sorgulanması gereken konunun bu olduğunu düşünmek yerine, devletin üretimine izin verdiği bazı ürünlerden kazanılan verginin de sorgulanması gerekiyor sanıyorum. Covid 19 sebebiyle başlayacak olan kapanma sürecinde şiddet mağduru kaç kadınımızın daha cinayete kurban edileceğinin hesabını hepimizin yapması gerekmiyor mu? Şimdi oturup şapkamızı önümüze koyma zamanı. Bu cennet vatanımızın ve ülkemizin vicdan ve merhamet duygusuna ihtiyacı olduğunu, ben de bir insan olarak muhakeme yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Atı alan Üsküdar’ı geçtikten sonra, vicdan neye merhamet kime yarar? Kapanalım derken boğulmayalım da… Hiç bir cana zarar vermeyelim inşallah. Kapanma sürecini hep birlikte yaşayıp ve göreceğiz.
Irkçılığa, ayrımcılığa, kadına şiddete hayır ve kimse aç kalmasın diye her türlü canlının yardımına koşmaya bir insan olarak, dün olduğu gibi bugün ve yarın da devam edeceğim inşallah. Kapanalım derken ölmeyiz ve öldürmeyiz inşallah. Ne Mutlu TÜRKÜM Diyene!”.
