DERNEKLER Mİ?

İzmir Sivaslılar Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Necati Şahin, dernekler ve belediyeler konulu bir yazı yazdı

DERNEKLER Mİ?

İzmir Sivaslılar Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Necati Şahin, dernekler ve belediyeler konulu bir yazı yazdı. Derneklerin en önemli sivil toplum kuruluşu olduğunu anlatan Şahin’in;

“Sivil toplum kuruluşları denince tabi ki birçok sendikalar, federasyonlar, vakıflar, birlikler gibi kurum ve kuruluşlar akla geliyor.  Ama bunların hepsinden önce dernekler geliyor insanların aklına, dernekler adeta bu işlerin kılcal damarları gibidir.  Dernekler çok daha tabanda hizmet üreten, kendi imkanlarıyla ayakta durabilen; süreleri geldiğinde kongrelerini yapan, herkesin olumlu, olumsuz eleştirilerini dinleyen, onlarca cevap veren, derdi, şikayeti, ihtiyacı olan insanlara ilk dokunan derneklerdir.

Dernekler tam bir sivil toplum kuruluşudur… Özellikle dernek başkanları ve yönetim kurulu üyeleri ile birlikte tüm yükleri sırtlanır ve taşırlar. Bir de bu işin başka bir yönü vardır. Kent yöneticilerinin ve siyasilerin derneklere, başkanlarına, yöneticilerine bakışı…

Bence sadece lazım oldukları zaman bakıyorlar. Seçim zamanı siyasilerin en yakın dostları olurlar. Bir de yerel idarecilerin etkinlik ya da faaliyette olduğu zaman hem dolgu malzemesi olur, hem de en yakın dostları…

Sonra kalabalık dağılır, daha sonrası mı? Durakta otobüs beklemeye başlarız. Sadece bu kadar mı? Bir sorunu konuşmak için herhangi bir kuruma gidildiğinde güvenliği geçemezler. Ne tesadüf ki kurum idarecilerinin toplantıları vardır. Ha bir de “ yine mi geldi?” fasılları… sonra bir gün yine birilerinin en yakın dostu oluruz.

Sorununu, derdini anlatmaya, çözüm bulmaya gayret eden vatandaşlarının birçoğu önce dernek başkanına gelirler. Peki bu dernekleri güçlendirmek, gerekli önemi, değeri vermek, işlerini kolaylaştırmak, kurum içerisinde muhattap olacakları takip ederek çözüm bulacak, konusunda ehli, işi bilen, yetkili bir birimin ve kişilerin olmasının ne zararı olabilir ki?

Bakın size bir şey söylemek istiyorum. Bir derneğin yıl içerisinde yapmaya gayret ettiği, çok emek harcadığı standart faaliyetleri vardır. Bunlar bir elin parmaklarını geçmez…

Peki sizlerin bir yıl içerisinde yaptığınız yüzlerce, binlerce etkinlik, faaliyet karşısında ne kadar çok değil mi? Seçim dönemlerinde vadettiğiniz insana hizmet, sosyal ve kültürel etkinlikler değil miydi? Peki bu derneklerin yapmak istedikleri şeyler ne ki?

Derneklere destek verip alt yapılarını güçlendirseniz, insanlar duygularını, düşüncelerini yaşasa, yöresel kendi kültürlerini anlatsalar, tanıtsalar, yaşatsalar bunlar sosyal ve kültürel etkinlikler olmuyor mu? Siyasilerin ve kent yöneticilerinin insanlara ulaşmak, taban yapmak, onları kazanmak, seçimde oylarını almak gibi sorunları yoksa bu da onların bileceği şey, onların sorunu…

Aslında desteklenen, güçlendirilen bir dernek yerel yönetimin eli ayağı gibidir. Siz onları destekler, güçlendirirseniz, önem, değer verirseniz; onlar da sizi severler, önem ve değer verirler. Hatta bu ilişki öyle bir hale gelir ki, benim sokağım, benim mahallem, benim ilçem, benim yerel yönetimim olur. Senin arkadaşın, yoldaşın olur.

Bence bu dostluğu, arkadaşlığı son dört-beş aya bırakmayın, o zaman kurmak istediğiniz ilişki, samimi, inandırıcı olmuyor…”.

Güncelleme Tarihi: 19 Nisan 2021, 13:50

Admin

YORUM EKLE
YORUMLAR
ŞEMSETTİN coşkun
ŞEMSETTİN coşkun - 3 yıl Önce

BAŞKANIM kutlarım. Çok güzel dile getirmişsiniz.

SIRADAKİ HABER
google.com, pub-5691823233856454, DIRECT, f08c47fec0942fa0