CHP İzmir’den 19 Mayıs’ta gençlere ‘umut’ mesajı

Türkiye Cumhuriyeti Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı meşalesini yaktığı ve 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nın 103. yılında CHP İzmir İl Başkanlığı kutlama töreni düzenledi. Törende konuşan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, konuşmasında ülkenin mevcut koşullarını işgal dönemiyle benzeterek, “kurtuluşun” yakın olduğunu söylerken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise gençlere huzur ve barışı tesis etmek için mücadele ettiklerini ve hak ettikleri yaşamın kısa sürede verileceğini belirtti.

CHP İzmir’den 19 Mayıs’ta gençlere ‘umut’ mesajı

Türkiye Cumhuriyeti Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı meşalesini yaktığı ve 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nın 103. yılında CHP İzmir İl Başkanlığı kutlama töreni düzenledi.

Törene İl Başkanı Deniz Yücel’in yanı sıra; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir Milletvekilleri Kani Beko, Tacettin Bayır, Sevda Erdan Kılıç, Atila Sertel, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, Menderes Belediye Başkanı Mustafa Kayalar, Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ, CHP İlçe Başkanları, İl Yönetcileri ve çok sayıda partili katıldı.

Törende konuşan Başkan Yücel, konuşmasında ülkenin mevcut koşullarını işgal dönemiyle benzetirken “kurtuluşun” yakın olduğunu söylerken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer ise gençlere hak ettikleri yaşamın kısa sürede verileceğini belirtti.

SOYER: UMUDUN FİLİZLENDİĞİ GÜNLER ÇOK YAKIN

Gençler için adalet ve barış tesis etmek için çalıştıklarını belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer, “Bugün emperyalizme karşı Anadolu’da topyekun bir mücadele başladı. İşgalcilere boyun eğmeyen milletimiz şanlı bir destan başlattı. Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün yaktığı kıvılcım tüm Anadolu’yu ardı ve umut oldu. Bizler bu ülkeyi kurmak için canını feda edenlere de geleceğimizin teminatı olan gençlerimize de temiz siyaset borçluyuz. Yazık ki siyaset kimilerine göre halkın koltuğundan kendi şahsına güç vehmetme sanatı. Bizse siyaseti halkın gücünü halkın iyiliği için kullanma aracı olarak görüyoruz. Bu uğurda mücadele ediyoruz. Çünkü biz gençlerimize kibiri, yasakları ve yoksulluğu değil özgürlüğü, özgürlüğü, barışı ve refahı layık görüyoruz. Göreceksiniz, ülkemize demokrasiyi, özgürlükleri, adaleti barışı ve refahı yeniden getireceğiz Türkiye’nin 2. Yüzyılını dostlarımızla birlikte inşa edeceğiz Demokrasiye olan inancımız bu yoldaki yegane rehberimizdir. Her bir gencimizin gözlerinde özgürlük ışığının pırıl pırıl parladığı, yüreğinde umudun yeniden filizlendiği günler çok yakın” ifadelerini kullandı.

YÜCEL: HER ŞEYİN TEMELİNİN ATILDIĞI BU GÜN…

Günü tarihsel önemini anlatarak konuşmasına başlayan İl Başkanı Yücel, “19 Mayıs, Türk Milleti'nin özgürlük ve bağımsızlık umutlarının kararlılığa dönüştüğü ve kurtuluş ateşinin yakıldığı günün adıdır. 19 Mayıs, vatana ve millete ihanet içinde olanların, kendi saltanatını ve servetini düşünenlerin en korkulu rüyasıdır. Gençliğini yaşayamamış bir neslin bize canıyla bıraktığı mirasıdır. Sahip olduğumuz her şeyin temelinin atıldığı bu günü özgür ve bağımsızlığımızın sembolü olan ay yıldızlı bayrağımız altında kutlayabiliyorsak bunu her şeyden önce Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz. Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde başlayan ve örgütlenen milli mücadele, işbirlikçi Damat Ferit Paşa hükümetin imzaladığı Sevr anlaşmasının kesin bir şekilde reddi, yurdun dört bir yanında cephelerde sağlanan üstün başarı, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin tapusu Lozan Anlaşmasını imzalanması ve ardından cumhuriyetin ilanıyla başarıyla taçlanmıştır” dedi.

“CUMHURİYETİMİZLE HESABI OLANLARIN DERDİ BİTMİYOR”

Cumhuriyet ve kazanımlarının uzun yıllardır sınav verdiğini ifade eden Yücel, “Cumhuriyetin kurulduğu ve laikliğin hakim kılındığı günden beridir saltanat düşkünleri, ve halk düşmanları cumhuriyete, demokrasiye ve hukukun üstünlüğüne karşı bir savaş halindedir. Bu savaşta, cumhuriyet düşmanlarınca bazen düşmanla iş birliği içinde, demokrasimize, birliğimize ve bağımsız yargımıza yönelik saldırılarla cumhuriyete saldırılıyor. Yıllar geçiyor, devir değişiyor, nesiller cumhuriyet aşkı ve bilinciyle atasına ve cumhuriyetine daha bağlı bir şekilde yetişiyor. Ama cumhuriyetle ve demokrasimizle hesabı olanların derdi ve kötülükleri bitmiyor” diye konuştu.

“ÜLKEMİZİN İŞGALİNE GÖZ YUMDULAR”

Ülkenin mevcut koşullarını ‘işgal’ dönemine benzeten Başkan Yücel, “Günümüzde toplumun yaşadığı birçok sorunun, yokluğun, yoksulluğun ve adaletsizliğin temelinde de cumhuriyet değerlerinden uzaklaşılması yatıyor. Ekonomik krizin, her gün gelen zamların, halkın yoksullaşmasının ve ülkemizin her alanda itibarsızlaştırılmasının sebebi, 19 Mayıs 1919’da Atatürk’ü Samsun’a çıkmaya mecbur bırakan sebeple benzer sebeplerdir. Yıl 2022 ve fakat Türkiye’de iktidar sahibi olan zihniyet, ülkenin milli varlıklarını, fabrikalarını, havalimanlarını Emperyalist devletlere, çok uluslu şirketlere ve Katar’lılara satarak İstanbul’un göbeğinde gerçekleşen gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinde yargı yetkisini ve dosyayı Suudi Arabistan’a bırakmak suretiyle egemenlik gücünü yerle yeksan etmişlerdir. Kendi gençlerimizi, insanlarımızı doyuramazken Suriyeli, Afgan ve muhtelif ülkelerden gelen milyonlarca sığınmacıyı ülkeye doldurarak, ülkemizin işgaline göz yummuştur” ifadelerini kullandı.

 “SUSTURMAYA VE SİNDİRMEYE ÇALIŞIYORLAR”

Yücel, “Hükümetinin aymazlığı, basiretsizliği ve işbirlikçiliği içindedir. Halk, kendi menfaati ve geleceği dışında hiçbir şey düşünmeyen iktidar nedeniyle liyakatsiz, basiretsiz ve menfaat düşkünü yöneticiler nedeniyle eşe dosta dağıtılan ihaleler, adaletten ve hakkaniyetten uzak atamalar nedeniyle Cumhuriyet tarihinde hiç olmadığı kadar derin bir yokluk ve yoksulluk yaşıyor. Onların bu vurdumduymazlığına, halkı ezen zorbalığa, yaşattıkları adaletsizliklere ‘Dur’ diyenleri de, baskı altına aldıkları ve siyasallaştırdıkları yargıyı kullanarak susturmaya ve sindirmeye çalışıyorlar. Bugün, Canan Kaftancıoğlu’nun, Osman Kavala’nın, Gezi direnişine sahip çıkanların, tarafsız basının ve medyanın yaşadığı baskı ve cezalar da, artık sonu gelmiş bu zihniyetin ürünüdür. Ancak kimse umutsuzluğa kapılmasın, karanlığın en yoğun olduğu an, aydınlığa en çok yaklaştığımız olduğumuz andır. Bu yolda en büyük güvencemiz ve gücümüz cumhuriyetin yılmaz savunucuları olan gençlerimizdir. Bugün güvendiğimiz gençlerimize böylesine inanmamızın ve güvenmemizin sebebini de Gazi Mustafa Kemal Atatürk 1918 yılında anlatmıştır. Türkiye Cumhuriyeti'ni çağdaş medeniyetler seviyesine çıkarmanın ve bizden sonraki nesillere teslim etmenin en büyük görevimiz olduğunu biliyoruz.” dedi.

Admin

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER
google.com, pub-5691823233856454, DIRECT, f08c47fec0942fa0