30 Ekim 2020 tarihinde Seferihisar açıklarında meydana gelen ve özellikle Bayraklı’da büyük yıkıma neden olan depremin ardından depremzedelerin sorunları da gün yüzüne çıkmıştı. Depremin ardından Ağır hasarlı binalar yıkılırken binaların yeniden inşasında yaşanan hak kayıplarıyla birlikte ‘emsal artışı’ gündeme gelmişti. Depremin ardından kurulan İzmir Depremzedeler Dayanışma Derneği(İZDEDA), sıkça kat sınırlaması nedeniyle meydana gelen mağduriyetleri dile getirmiş ve emsal artışı taleplerini yetkililere iletmişlerdi. Ancak emsal artışı talebinde yetkinin bakanlıkta mı yoksa belediyelerde mi olduğu çıkmazı yeni bir tartışmayı alevlendirmişti.
Geçtiğimiz haftalarda ise İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli’yle, yaptığı toplantının ardından emsal artışına ilişkin, “Bu Büyükşehir Belediyesi’nin üzerinde çalışılması gereken bir mesele. Bununla ilgili birlikte çalışacağız. Bunu da masaya yatıracağız. Bundan nasıl bir sonuç çıkartabiliriz, hep beraber değerlendireceğiz” demişti. Öte yandan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ise geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada yetkinin yerel yönetimlerde değil merkezi iktidarda olduğunu belirtmişti.
Emsal artışı konusunda yaşanan fikir ayrılıklarına ilişkin konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, yetkinin yerel yönetimlerde olduğunu söyledi ve CHP’li yöneticilerin konuya ilişkin söylemlerini eleştirdi.
“İZMİRLİLERİN AKLIYLA DALGA GEÇMEKTEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL”
Emsal artışındaki yetki konusunda CHP’li belediye başkanlarının görüşlerinde çelişki olduğunu ifade eden Hızal, yetkinin yerel yöneticilerde olduğunun altını çizdi ve “Aralarındaki çelişkiyi kendilerinin gidermesi gerek. Bir meclis üyesi olarak söylüyorum. Bir şehrin planlamasını yapmak yerel yönetimlerin görevidir. Plan yapmak, planlarda emsal artışlarını yapmak… Bu konuda görevli olan ilçe belediyeleri ve büyükşehir belediyesidir. Şu anda meclis komisyonuna gelen bir çalıma yok. Zaten emsal artışı ‘Ben bir çalışma yapıyorum, meclisin önüne getiriyorum’ denilerek yapılacak bir çalışma değil. Emsal artışı denilen şey plan yapmanın bir parçasıdır. Önce bir imar planı çalışması yaparsınız. Bu konuda, şehri yöneten CHP’li yöneticilerin arasında ciddi bir çelişki var. Bazı ilçe belediye başkanları ‘Ben emsal artışı yapacağım’ diyor, bazıları ‘Karşıyız’ diyor. Büyükşehir Belediye Başkanı ‘Emsal artışında yetki bizdedir’ diyor. CHP İzmir İl Başkanı, emsal artışının yerel yönetimlerle ilgisi olmadığını iddia ediyor. Tüm bu çelişkili ifadeler bile aslında vatandaşı yanıltmak başka bir şey değil. Bu İzmirlilerin aklıyla dalga geçmekten başka bir şey değil. Bu şehir, ruhsatlı yapılarıyla da ruhsatsız yapılarıyla da plansız bir şehir. Bu planı yapacak olan da İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleridir. Bu planları yaparken de emsal artışları elbette ki değerlendirilir. Ama bu planları yapmadan ne kentsel dönüşümün önünü açabilirsiniz ne de depremle mücadele edebilirsiniz” dedi.
“ELİMİZDEN GELEN DESTEĞİ VERECEĞİZ”
Emsal artışına ilişkin belediyelerde bir çalışma yapılması durumunda AK Parti olarak destekleyeceklerini belirten Hızal, konu üzerinden siyaset yapılması eleştirdi ve“Emsal artışı yerel yöneticilerin yetkisinde olan bir şey. Onlar oturup planlayacaklar. Biz de İl Başkanımızın da ifade ettiği şekilde elimizden gelen desteği vereceğiz. Ama konuları farklı noktalara taşımak, bunlar üzerinden siyasi polemik üretmek bu şehre hiçbir fayda getirmez. Şu anda CHP’li yöneticilerin de yaptığı tam olarak bu” diye konuştu.
