Sağlık Bakanı Koca'dan Bilim Kurulu Toplantısı sonrası önemli açıklamalar

“Tünelin Ucunda Işık Göründü”

Sağlık Bakanı Koca'dan Bilim Kurulu Toplantısı sonrası önemli açıklamalar

Koronavirüs Bilim Kurulu saat 17.00’de toplandı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, toplantı sonrası açıklamalarda bulundu. Sağlık Bakanı Koca: Aşı için önümüzdeki 2-3 aylık zaman kaldığı da düşünülürse tünelin ucu ve ışık göründü. Her vaka hasta değildir. Pozitif çıkanlarda semptom göstermeyenler var. Ve büyük çoğunluğu bunlar oluşturuyor. TÜİK verilerine göre, geçen yılın ilk 9 ayında ölüm sayısı 329 bin 274'tür. Yıllık öngörülen yüzde 2,2 artışla bunun şimdi 336 bin 518 olması beklenmektedir. Şu ana kadar Kovid-19 kaynaklı ölümler dahil 339 bin 26 ölüm gerçekleşmiştir. Aradaki fark 7 bin 244'tür. Kovid-19 kaynaklı tespit edilen ölüm sayısı ise 8 bin 62'dir." ifadelerine yer verdi.

Türkiye'nin konorovirüsle mücadelesi sürüyor. "Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu"nun güncel verilerine göre, dün 114 bin 940 test yapıldı, 1427 kişide Covid-19 tespit edildi. İyileşen sayısı vaka sayısını geçti.

Son 24 saatte 68 hasta vefat etti, 1452 kişi iyileşti. Covid-19 tedavisi tamamlananların sayısı 278 bin 504'e yükseldi.

Corona virüs ile mücadele kapsamında bugün yayımlanan şehir içi toplu ulaşım araçlarında HES kodunu zorunluluğu kararının ardından gözler bilim kurulu toplantısına çevrildi. Ek tedbirler alınacak mı, yüz yüze eğitimde tavsiye kararı verilecek mi? Toplantının ardından Sağlık Bakanı Koca açıklamalarda bulundu. Bakan Koca'nın açıklamalarından satır başları:

'BUGÜN BAZI İDDİALARA YANIT VERECEĞİM'

Salgında hayatını kaybedecek insan sayısının 2 milyonu geçeceğini belirtiyor. Dünya vaka tespitinde yeterince atak ve kararlı hatta istekli değildir. Salgında gözle görülmeyen her risk izole edilmiş riskten çok daha korkunçtur. Amacı hastalıkla etkin mücadele olan vakaya ulaşır. İlerlemiş vakanın müraacatını beklemez. Bu dönemde sosyal davranışlarımız değiştiği gibi ruh durumumuz da değişti. Bazı durumlarda fikir birliğine kolay ulaşıyoruz, bazı durumlarda zor ulaşıyor. Herkes bir yorum bir sorun ileri sürebilir. Başka kaygılar ortaya koyabilir. Bu konuda unutulmaması gereken toplumun ortak sorununu ele aldığımızdır. Bunu yaparken de toplumun görülen ve ya çıplak gözle görülmeyen çıkarları korumamız gerektiği gerçeğidir. Yapılan eleştirilerde pergelin bir ayağı burada olmalıdır. Bu sözlerimden de anlaşılacağı gibi bazı iddialarda huzurunuzda yanıt vereceğim.

'TÜNELİN SONU GÖRÜLÜYOR'

Aşı için 1-2 aylık zaman kaldığı görülünce tünelin sonu görülüyor. Bu yolun emekçilerinin cevap hakkı vardır. Bu tedbirlere uyan devletine güvenenlerin de hakkıdır. Her şeyden önce kelimeleri doğru kullanmakta önemlidir. Artık dalgalardan piklerden değil, tedaviden bağışıklıktan bahsediyoruz. Testten vakadan bahsederken şimdi ağır hastadan bahsediyoruz. Testi pozitif çıktığı halde hiçbir semptom göstermeyenler var. İz sürücüler olan filyasyon ekibimiz ağırlıklı olarak bunları takip ediyoruz. Eğer tespit ile izole edilmezlerde salgının yayılmasına yol açarlar. Söz konusu şartlar yerine getirildiği için bu gruptakiler salgın için 1. öncelikle yeri yoktur.

ÖLÜ SAYILARINDA YAPILAN SPEKÜLASYONLAR

Ağır hasta tanımı nedir? Kovid-19'un viral solunum yolu enfeksiyonun ötesine geçip sistemik hastalık halini alması, ve hastayı dış desteğe ihtiyaç durumuna getirmesi durumunda hastayı ağır hasta olarak tanımlıyoruz. Skor arayışında olanlar sayıyı gerçekten yüksek göstermeye çalışanlar neye dayanak arıyor. Türkiye'de ölüm bilgileri 2 kaynakta toplanmaktadır. Biri Belediyelerimizin defin sayılardır. Diğeri Türkiye İstatistik Kurumu'dur. Ayrıca ölüm raporlarında bulunan bazı kategorik bilgiler yanlış kullanılıyor. Ölüm bildiriminde kullanılan form yeni değildir. 2013'ten beri kullanılmaktadır. Bu belgede önemli olan 2 yerdir. Biri ölüm şekli diğeri ise ölüm nedenidir. Hastalığa bağlı doğal ölümün izahı için bulaşıcı hastalık açıklaması da eklenmiştir. Kayıtlar bu yıl 10'da 1'nin ölümün bulaşıcı hastalık şeklinde olduğunu göstermektedir. Buradan kovid-19 ölüm sayıları anlaşılmaz. Bulaşıcı hastalığın sadece korona olduğunu sanıyorsa yanılıyor. Defin sonrası alınan kesin ölüm raporunda hastanın onaylanmış ölüm nedeni bu hanede yer almaktadır. Vefat sayılarına ilişkin yanıltıcı iddialar bazı Belediyelerin açıklamalarına dayanıyor. Belediyelerin e-devlet veri tabanında yer alan mezarlık bilgi sisteminde söz konusu ildeki defin sayısı yer alır. Defin raporu ise kişilerin öldüğü ilde verilir.

Üç ayrı yer üç ayrı il sözkonusudur. Belediyelerin verileri kendi illerindeki defin sayılarını ortaya koyar. TÜİK verilerinde dağılım ölen kişilerin ikamet adresine göre yapılmaktadır. Kişi İstanbul'da yaşadığı halde ikamet adresi Sivas ise TÜİK onu Sivas olarak kaydeder. Dolayısıyla belediye ile TÜİK onu başka kaydeder. Bu farkı yılın 9. ayında görürsünüz. 11 il belediyesi verilerine bakıp, sonuç çıkarmak yanlıştır. Yılın sonu beklenirse TÜİK verileri ile diğer verilerin çakıştığı zaten görülecektir.

Devletin ve salgınla mücadelenin itibarını zedelemek isteyen kendi itibarını zedeler. Birinin ölümünü saklamaya imkan yoktur. 2020 yılındayız. Hayatta olanı ölmüş gösteremeyeceğimiz gibi ölmüş kişiyi hayatta gösteremeyiz. Yıllık öngörülen yüzde 2.2 oranında artışla bunun şimdi 336 bin 518 olması beklenmektedir. Kovid19 kaynaklı ölümler dahil 339 bin 26 ölüm gerçekleşmiştir. Kovid19 kaynaklı tespit edilmiş ölümler 8 bin 62'dir. Daha az veya daha fazla değildir.

YÜKSEK ARTIŞLARDAN SÖZ ETTİĞİMİZ BİRÇOK İLİMİZDE BAŞARI SAĞLADIK

Ölüm nedenleri TÜİK tarafından DSÖ'nün standart sınıflamasına göre dağılır. Bağırsak enfeksiyonları, hepatit, tüberküloz, AIDS bunlarda bazılarıdır. Geçtiğimiz yılın ilk 9 ayında 932 hastalık sebebiyle ölüm sayısı 8 bin 972'dir. Geçen yıla göre üstelik daha azdır. Bu kapsamlı açıklamaları yapmak zorunda bırakıldığımız için gerçekten üzgünüz.

Bizim birbirimizi anladığımızdan, karşılıklı ödevlerimiz ve mecburiyetlerimiz olduğundan hiç şüphem yok. Salgınla mücadelede devletimiz halkının sağlığı kadar ulusal çıkarlarını da korumaktadır. Bu virüs eğitime ve hayatın bütün alanlarına saldırısıdır. Mesuliyeti olmayan bazı kişilerin tenkitleri, fotoğrafın bir noktasına mercekle bakıp leke aramaktan farksızdır. Yolun en güç kısmını aştığımıza inanıyorum. Son 3 hafta içinde yapılan bölgesel müdahalelerin sonuçlarını gördük. Yüksek artışlardan söz ettiğimiz birçok ilimizde başarı sağladık.

ANKARA'DA VAKA SAYILARI:

Bir haftayı İstanbul'a ayırdık. Toplam 23 ilimizin sağlık altyapısını, yürütülen faaliyetleri masaya yatırma fırsatı bulduk. 2 hafta önceki toplantımızda Ankara'yı değerlendirmiş, sayılardaki artışın yüksek olduğunu ifade etmiştim. Bu artış Anadolu'nun birçok bölgesini etkileyen bir durumdu. En fazla dikkat çeken yer Ankara'daydı. Ankara'da hasta sayısı son 2 hafta içinde yarı yarıya azaldı. Testlerin erken sonuçlanması, tedaviye erken başlanması, filyasyon ekiplerinin arttırılması, temaslı takibi ve izolasyon, semptomlulardan numune alınması bilinen hususlardır.

Ankara özelinde kurulan çağrı sisteminde 110 görevli evleri arayıp takip yapıyor. 120 kişiden oluşan doktor ekipleri evlere giderek hasta takibi yapıyor. 780 filyasyon ekibimiz sahada. Bu tedbirlerle son 10 gün içinde günlük hasta sayısı yüzde 60'a yakın oranda azaldı. Vaka sayısı İstanbul'un da altına indi. Yoğun bakımda yatan hasta sayımız da ağır hasta sayımız da azalmış oldu.

“Akıllı Bileklikler Düşünülüyor”

Özellikle akıllı bilekliklerden iki hafta önce bahsetmiştim. Uygulamayı zorunlu olmadıkça kullanmaktan yana değiliz. Ama akıllı bileklikte GPRS üzerinden çalışan, belli bir mesafeden sonra hareket edildiğinde uyarı veren sistemden bahsediyoruz. Bununla ilgili yazılım yapıldı. Ayrıca sabit bir yere takılabilen, mesafeyi bizim ayarlayabilir olduğumuz aileden birden fazla kişi varsa takip edilebilir olduğu, onun tanımlandığı, mesafe aşıldığında yine uyarı sistemiyle devreye giren bir sistem üzerine çalışıldı, şu an yapıldı. Ben şu uygulamadan yanayım, akıllı bilekliyi evde izole olmak istemeyen, evde izole elmesinden endişe ettiğimiz izole olmayan kişilere uygulanması gerektiğini kullanılmasını düşünüyoruz.

“Eğitim Kararları”

Bugün eğitimle ilgili durum konuşuldu Bilim Kurulumuzda. Şu ana kadar hazırlık ve birinci sınıflarda ciddi herhangi bir sorun yaşamadık. Pazartesi günü kabine toplantısında da Bilim Kurulu’nun önerisini gündeme alınmış olundu. Önümüzdeki haftalar bizim daha önce de Bilim Kurulu’nun düşündüğü bir ve ikinci sınıflar şeklindeydi. Muhtemelen 2. sınıflar, 8 ve 12. sınıflar için Bilim Kurulu önerisi var, muhtemelen önümüzdeki hafta karar alma noktasına gelince zaten açıklamış olacağız.

Toplum bağışıklığıyla ilgili Türkiye genelinde bir çalışma olmuştu. Antikor bağışıklığı hem de PCR yöntemiyle. 0.28 taşıyıcılık yüzde 0.82 gibi de koruyuculuk, bağışıklık sözkonusu idi. Aradan 2 aydan fazla zaman geçmiş oldu. Bu çalışmayı yeniden tekrarlama kararı aldık. Muhtemelen gelecek hafta başlanmış olur. Taşıyıcılık ne durumda? Bağışıklık durumunu ve aradaki farkı görmek istiyoruz.” şeklinde açıklamalarda bulundu.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER
google.com, pub-5691823233856454, DIRECT, f08c47fec0942fa0