TUNÇ SOYER‘İN KOLTUĞUNDAN RAHATSIZ OLANLAR
Değerli okuyucularım bugünkü köşe yazımda Büyük Şehir Belediye Başkanımız Sayın Tunç SOYER için hazırlanan bir senaryodan bahsetmek istiyorum. Daha öncede belirtiğim gibi yaklaşık 1 aydır köşe yazısı yazmıyorum nedeni ise ülkemiz Suriye’de düşük yoğunluklu diye tabir edilen bir savaşı yaşarken Belediyeler ile ilgili yazı yazmak benim açımdan hiç de etik olmazdı, yazılarıma ara vermemin nedeni budur. Bugünkü köşe yazımda önce bir CHP analizi yapıp sonra İzmir Büyük Şehir Belediyesi’nde beklenen değişimlerden söz ederken final bölümünde de ülke siyasetini dizayn eden belli lobilerinin Tunç Başkan üzerinde geliştirdikleri senaryoyu sizler ile paylaşmak istiyorum.
CHP kurultayı dünyayı saran corona virüs salgını nedeniyle ertelenmezse mart sonundaki yapılacak kurultayda çok büyük değişiklik olması bekleniyor; yani örgütü hiçe sayan işine geldiğinde demokrasi anlayışını çalıştıran çarşaf listelerden söz etmeyen ön seçimi zul olarak gören zihniyet CHP delegeler tarafından hüsrana uğratılacaktır. Dikensiz gül bahçesi yaratmak isteyen geçmişte CHP vâkıfa dönüşsün diyenler bu kurultayda çok büyük şamar yiyeceklerdir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın kimse örgütünün üzerinde değildir isterseniz bunları biraz örnekleyelim.
Ülke konjektörü tamamen muhalefetten yana iken iktidar bu kadar yıpranmış iken halen %24-%25 bandında patinaj yapan CHP’nin A takımı sorgulanmalıdır. Çünkü oy vermeyen vatandaş olmaz oy alamayan siyasetçiler vardır diyelim bazı örnekler verelim;
Çanakkale’de Sayın Muharrem ERKEK Ordu’da Sayın Seyit TORUN Denizli’de Gülizar BİÇER Bursa’da Orhan SARIBAL (ahhh Orhan SARIBAL ah Bursa seçiminin vebali senin üzerinde ) Manisa’da CHP’de en çok beğendiğim kişilerden olan grup Başkan vekili Özgür ÖZEL delege seçimlerinde biraz ağır olacak ama örgütten şamar yiyip destekledikleri adaylar kaybediyorsa sorgulanmak kaçınılmaz olur. İzmir’de ise Büyük Şehir eski Belediye Başkanımız Sayın Aziz Kocaoğlu’nun görevinden ayrıldıktan sonra siyasette bir rahatlama oldu gaz sıkışıklığı gitti gitti de karşı tarafta İzmir’i karpuz gibi ikiye bölenlerden birisi olan Sayın Tuncay ÖZKAN halen etkin. Amaaaaa bu kurultayda neler olur bilemem diyeceğim ama sanki ben bildiğimi satırlara şimdilik dökmüyorum. Aziz bey gitti siyasetin yarısı rahatladı. Tuncay ÖZKAN ve ekibi kurultayda büyük bir tırpan yerse hiç şaşırmam o zaman İzmir’in diğer yarısı da rahatlar. Büyük Şehir Belediyemizde bu güne kadar yapılan atamalar Genel Merkez ile uyum içinde olmak siyasi dengeleri korumak adına yapılmıştı. Bu atamaların tamamı Tunç Başkanın tasarrufu değildi. Özellikle şirket atamalarını kimler müdahil olmadı ki peki şimdi ne olacak derseniz nisan ayı tufan. Şirketlerin yönetim kurulu başkanı ve üyelerin görevleri bu ay sonunda dolacak. Grand Plaza yönetim başkanlığına atanan Özcan ışıklar görevinden istifa etmiş ve yerine uzun süre atama yapılmamıştı. Bu göreve geçtiğimiz günlerde hazinede görev alan Ayhan Balıkçı getirilmişti. Yine İZDENİZ genel müdürü Utku Arslan da görevinden ayrılmıştı. Bundan kısa bir süre öncede Sayın Tuncay Özkan’a yakınlığı ile bilinen Ege Şehir Planlama A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Şakir BAŞAK da görevinden ayrılmıştır. Bu boşalan yerlere atama yapmak gayet doğal da yeni yapılacak atamalar söz de değil öz de tunç Başkana bağlı olanlar göreve getirilecek. Şirketlerdeki yapılan atamalarda bazılarının Tunç Başkana değil de kendilerini oraya getiren diğer siyasi güçlere bağlı olduğunu Tunç Başkan da çok iyi biliyor. Önemli şirketlerimizden İZBETON’da Heval Kaya’nın İZELMAN da Burak Alp Esen’in koltukları şimdilik sağlam gözükse de kurultaydaki sonuca göre herhangi bir değişiklik olursa hiç şaşırmam aynı zamanda bazı daire başkanlıklarında da değişimin olacağından kimsenin şüphesi olmaz. Halen Tunç Başkana bilgi vermeden hareket eden öyle bürokratlar var ki dünyada değişmeyen tek bir kural vardır oda değişim bundan da nasibini alacaklardır.
Değerli okuyucularım bu bilgileri size vermemin amacı kesinlikle Tunç Başkanın kararlı bir şekilde atamaları kendi uhdesinde yapacağını biliyorum. Sayın Başkan ikinci dönemde Belediye Başkanlığını hedeflediğine göre çatlak seslere su kaçıranlara müsamaha etmeyecektir. Zaten o makamda gözü olan başkanın ikinci kez gelmemesi için mücadele eden (kimileri aleni kimileri gizli) yeterli kişiler ve gruplar vardır; bunlar Tunç Başkanı yıpratmak için elinden geleni yapıyorlar. CHP Genel Başkan Yardımcısı Sayın Tuncay Özkan’ın bu makamda gözü olduğu bilmeyen var mıdır bütün uğraşlarının nedeni bu değil midir? Yine Sayın Başkanın siyasi ekibinde gözüken İzmir Milletvekilimiz Murat Bakanın başkanlık için yanıp tutuştuğunu görmemek saflık olur. Bunlar isimlerden iki tanesi neler var neler birde siyaseti dizayn eden lobiler vardır ki işte asıl tehlike de orda başlıyor. Sayın Başkanın Belediye Başkan adaylığına atanma sürecinde çok çeşitli kurumlar STK’lar entelektüeller ve bazı lobiler olağanüstü destek vermiştir. Türkiye’de partiler maalesef genel merkezde alınan kararlara değil siyaseti dışarıdan dizayn eden lobiler tarafından yönlendirilir.
O MALUM LOBİLER ÖNCELİKLE SAYIN BAŞKANIN EŞİ NEPTÜN HANIM ÜZERİNDEN VE DE TUZAĞA DÜŞÜREBİLİRLER İSE TUNÇ BAŞKANA’DA TÜRKİYEYİ YÖNETMEYE LAYIKSIN DİYE İKNA TURLARINA BAŞLARLARSA ŞAŞIRMAYIN. “BENİM SANIRIM ÜSTÜM AÇIK KALDI GALİBA. RÜYAMI GÖRÜYORUM ACABA, BİR MUTFAK TA TUNÇ BAŞKANIN CUMHURBAŞKANLIĞI ADAYLIĞI PİŞİRİLİYOR. DOLABA KONUP YERİ VE ZAMANI GELDİĞİNDE ISITARAK SERVİS YAPACAKLAR.”BUNUN CANLI ÖRNEKLERİ BAŞLAMIŞTIR. BAZI İNTERNET MEDYALARINDA VE KULİSLERDE DİLLENDİRİLEREK ALIŞTIRMALARI YAPILIYOR. BUNUN NEDENİ SAYIN BAŞKAN BU İŞİN CAZİBESİNE KAPILIP ASLİ GÖREVİNDEN UZAKLAŞIRSA BÜYÜK BİR BOŞLUK DOĞAR. BU SENARYOYU YAZANLARINDA ASIL AMACI DA BUDUR. BANA BU BİLGİLERİ AKTARAN EGE BÖLGESİ ………. LOCASININ ÖNEMLİ BİR ŞAHSİYETİ AYNEN ŞUNLARI SÖYLEDİ. “SİZE ÖNCE GÜLECEKLER HAYALİ SENARYO ÜRETİYORSUN DİYE DALGA GEÇENLER MUTLAKA OLACAKTIR. GAZETECİ YAZDIĞI İLE DEĞİL YAZMADIĞI İLE GÜNDEM BELİRLER. BU YAZIYI SAKLA GÜN GELİNCE SANA İNANMAYANLAR BELKİ ÖZÜR DİLEME ERDEMİNE SAHİP OLURLAR.” TUNÇ BAŞKANIN BU KONUYU ÇOK İYİ İRDELEMESİ BU TUZAĞA DÜŞMEMESİNİ TEMENLİ EDERİM. ÇÜNKÜ BU YOLA GİRİLİRSE BU SİYASET CHP GENEL MERKEZİNİ DE AŞAR. BİZ ŞİMDİLİK BU KADAR YAZALIM ANLAYAN ANLASIN, GÜLEN GÜLSÜN, DERS ÇIKARAN DERS ÇIKARSIN YA DA BİRİLERİ BU ADAM NE İÇTİ KENDİNDE Mİ DİYE BENİ YARGILANSINLAR.
Gelin bu yazıyı Tunç Başkanın birilerine nasıl ders verilir diye düşündüğümüz kendine atfen bir fıkra ile bitirelim. Bir ağa ile marabası çöl de giderken ağa devenin üzerinde maraba aşağıda, ağanın aklına cinlik gelir bilir ki marabasının da devede gözü vardır. Marabasına derki “ şu devenin pisliğinden yersen sen devenin üzerine çıkarsın bende senin yerine geçerim.” Maraba ıkınır sıkınır deve de gözü de var ya bir avuç pisliği yer, devenin üzerine geçer. Ağa da marabanın yerine geçer. Köye yaklaşırlar ağayı bir telaş sarar. “Ben şimdi köylüye ne diyeceğim.” Marabaya derki - gel yer değişelim maraba da ona “ben bir avuç pislik yedim sende ye, o zaman değişelim der.” Ağa şaşırır başka çare yok bir avuç pisliği istemeyerek zorla yer ve yerlerini değişirler. Tam köye girerken maraba derki “ Ya sen ağaydın deve de senin ben de marabaydım mademki bu devam edecek bu bok u ikimizde niye yedik.” Acaba siyaseten Tunç Başkanın yanında gözüken ama her gün altını oymaya çalışan birileri var mıdır? Varsa bundan ders alırlar mı?
Hoşça kalın.. Sevgiyle kalın..