Değerli Okuyucularım Bugünkü köşe yazımda çok farklı bir konu hakkında değerli bir kardeşimizin yazdığı yazıdan alıntı yaparak, sizlerle paylaşmak istiyorum. her ne kadar siz okuyucularım, beni takip ediyorsanız inanın, bende yüzlerce köşe yazarını ve sosyal medyada yazalanları elimden geldiğince bazen haz duyarak, keyifle, bazende büyük bir hayal kırıklığıyla takip ediyorum. Öğrenmenin yaşı yoktur. Bende bu değerli yazı yazan kardeşlerimi izleyerek, eksiklerimi tamamlamaya, onların görüp benim göremediğim konuları, köşeme taşımaya gayret ediyorum. Bu yazı yazan yüzlerce arkadaşlarımızdan Sayın Nilgün Bodur'un bir yazısı beni o kadar etkilediki, yarama parmak bastı. Ben köşe yazılarımda sürekli olarak, siyasi zübükleri çok eleştirdim. Dün köpek dediklerine, bugün öpek diyen, çok zavallılar gördüm. Siyaseten hiçbir karşılığı olmadığı herkesçe malum olan ve background'ı sıfır olan sözde siyasetçi insan müsvettelerinin makam ve mevki kapmak uğruna, ne kadar yalakalık yaptıklarını sanırım hepimiz biliriz. Bunun canlı örneği olarakta, belediyelere yaptığım ziyaretten bahsetmek istiyorum. Aynı insanlar hergün belediye başkanlarının kapısında sıra bekliyorlar. Bir önceki belediye başkanının önünde secde edenler, HANİ TÜRK SİYASETİNDE FIRILDAK KUBİ VARDIYA, BİZ ESKİLER ONU ÇOK İYİ BİLİRİZ. VALLAHİ ONU BİLE GEÇTİLER.

Dün bir önceki belediye başkanının önünde 35 takla atanlar, bir anda yeni belediye başkanının yalamadığı bir yerini bırakmıyorlar. Bu gidişle ayakkabısının pençesinide yalarlar. Yada ......... yalamadığı yer bırakmaz. Bu siyasi zübükler. Diyelim ve beni çok etkileyen Nilgün Bodur'un yazısından bir kısım alıntıları paylaşmak istiyorum. Vede Nilgün Kardeşime diyorumki; ELİNE, KALEMİNE, FİKRİNE, YÜREĞİNE, DÜŞÜNCENE SAĞLIK. Hislerimize tercüman olan bu yazına şapka çıkarıyorum.

Hayat ilginç. 
Gün gelir, iç oğlanlar, padişah olur...
Hırsızlar zengin, Metresler eş, Eşekler adam olur. Odundan kapı, taştan saray olur... 
Gün gelir, kezbanlar destan, Onları destan yapanlar, mestan olur. 
Gün gelir, hadsizlik özgüven, Saygı yalan, sevgi ise dolan olur... 
Gün gelir, çivisi çıkar dünyanın. Konuşamayanlar hatip, Şifa veremeyenler tabip, Yazamayanlar katip olur... 
Ama yine öyle bir gün gelir ki ... Verenler alır, gidenler uslanır, dönenler yalvarır... 
Merdiveni koşarak çıkanların, gün gelir ayağı takılır. 
Sevgisini vermeyen, gün gelir kimsesiz kalır. Aldatan bir gün sadakat için, çalan bir gün adalet için, döven bir gün şefkat için yalvarır. Piyon deyip geçme, Gün gelir şah olur. 
Şaha da fazla güvenme. Gün gelir mat olur... Öyle bir gün gelir ki sen bakmazken her şey bir anda çok güzel olur bütün kötüler yok olur !!!

'HER ŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK'

HOŞÇAKALIN,

SEVGİYLE KALIN...