Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, "Yargı Reformu Strateji Belgesi Ekim ayında mecliste ilk görüşülen paket olacak" dedi.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ve Adalet Bakan Yardımcısı Zekeriya Birkan ile görüştüklerini belirtti. Görüşmede, "Yargı Reformu Strateji Belgesi"nin daha kapsamlı hale getirilmesi görüşüldü.
"Yargı Reformu Strateji Belgesi"nin Temmuz ayında yetiştirilememesini fırsat bilip ziyaret gerçekleştirdiklerini anlatan Bakan Gül, "Meclisin tatile girmesi sebebiyle yetişmedi ilk paket, bizde bundan istifade ederek dedik ki, ’Ekim ayında daha da kapsamlı bir hale getirebilir miyiz?’ Bakanımızın ön ayak olmasıyla bu paketin Ekim ayında çok daha kapsamlı bir hale getirilerek meclisten çıkmasını bekliyoruz" diye konuştu.
Hak ve özgürlükleri genişleten ve güvence altına alan hükümlerin güçleneceğinden bahseden Feyzioğlu, "Bu çerçevede soruşturmada tutukluluk sürelerinin kısalması müjde olarak ifade edilebilir. Çünkü, vatandaşlarda böyle bir beklenti var. Cezaevleri artık istiap haddini doldurmuş durumda, soruşturma evresinde azami süreler kısalarak geliyor" şeklinde konuştu.
Adaletin gecikmesine sebebiyet veren sorunlara değinen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu, "Avukatların sunduğu belgelerin, bir kezde mahkeme tarafından asıllarının ilgili kamu kurumlarından istenmesi ve bu basit bir konuyken yıllarca uzayabiliyor. Oysa avukatlık kanununda avukatların bilgi ve belge toplama hakkı var. Bir avukat bu bilgiyi belgeyi topladıktan sonra mahkemeye veriyor. Mahkeme birde kurumdan soralım diyor. Bu uygulamada yeni pakette gelecek bir düzenlemeyle kaldırılacak, ihtiyaç halinde zorunluluk varsa mahkeme soracak. Çünkü, avukatın attığı imzanın zaten avukat açısından sorumluluğu var" ifadelerini kullandı.
Dünya genelinde avukatlık ve hakimliğe sınavsız girme uygulamasının olmadığını anımsatan Feyzioğlu, "Hukuk fakültesini artırma sorumluluğumuz var. Sınavla ilgli tüm düzenleme tamam, bu bir avukatlık sınavı değil, hukuk alanındaki mesleklere giriş sınavı, hukuk fakültesi mezunu olacak genç arkadaşlarımız, ancak avukat, hakim, savcı adaylığına müracaat edeceklerse, yılda iki kere açılmasını düşündüğümüz bu mesleklere giriş sınavına girecekler, 70 puan barajını geçebilirlerse o belgeyle birlikte baroya müracaat edecekler. Bu düzenleme hukuk fakültelerinin kalitesinide artıracaktır" ifadelerini aktardı.
Günümüzdeki hukuk eğitiminin sıkıntılarına değinen Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, "Maalesef beş tane profesör veya doçent’i bulup 400 tane öğrenciyi bir salona doldurup hukuk eğitim, öğretimi vermeye teşebbüs eden fakülteler var. Bu öğrenciyede, devletede, milletede yazık" dedi.
Hukuk fakültesi mezunlarının kamuda daha fazla alanda istihdam edilmesi için Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün önerilerinin olduğunu belirten Feyzioğlu, "Belirli alanlarda kaliteyi dahada artırarak müktesep hakların korunması önemli, bizim amacımız hiç kimse zarar görmeden mevcut hakların korunarak vatandaşların korunarak daha kaliteli hizmetlere ulaşabilmesi, bizim bir mottomuz var ’güven veren adalet’ şeklinde, ben Adalet Bakanlığımızın tüm bürokrasisine teşekkür ederim" diye konuştu.
Yargı reformu’nun ilk paketinin çıkarılmasının dünya genelinde "Türkiye bu konuda ciddi değildir, demokrasiden sapmıştır" şeklinde konuşanlara tokat gibi bir cevap olacağını hatırlatan Feyzioğlu, "Hukuk devletini güçlendirmeyi düşünmeyen bir devlet, niçin 1.5 senedir onbinlerce kişinin emek harcayarak bir yargı reformu paket hazırlanması işine girişsinki burada bir samimiyet vardır" ifadelerini kaydetti.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, "Yargı Reformu Strateji Belgesi"nin Ekim ayında mecliste ilk görüşülen paket olacağınıda söyledi.
Avukatların ve hakimlerin eşit olmasının sadece halkın menfaatine olacağını bildiren Feyzioğlu, "Bir avukatın vatandaşı yargılayan hakimin karşısında ’ben seninle kurucu unsur anlamında eşitim’ demesi, o vatandaşın o mahkemede birey olarak daha güçlü olması anlamına gelir" dedi.
"Yargı Reformu Strateji Belgesi"nin hazırlanışının en başından bu yana demokratik ve katılımcı tutumla olduğunu anımsatan Feyzioğlu, "İlk günden itibaren nasıl yapalım, ihtiyaç ne, sorun ne, çözüm ne diye başladık. Bundan önceki senelerde şöyle olurdu; size her şeyi hazırlanmış bir belge gelir. Onunda günü geçmiştir. Üç gün içinde cevap verin yazılır. Siz cevap versenizde kimse okumaz. Böyle başlamadık biz bu işe, beraber çalışarak başladık. Ne yaptıysak bakanlıkla birlikte yaptık, tüm baro başkanlarının katılımıyla yaptık" şeklinde konuştu.
