Sevgili okuyucularım, bugünkü köşe yazımda Bornova Ak Parti’de kimler ilçe başkanlığını istiyor ya da kimler ilçe başkanlığı adaylığında ön sıralarda yer alıyor, buna değinmek istiyorum. Ak Parti Bornova İlçe Başkanı Sayın Hasan Ali Karaman, sağlık gerekçesiyle ilçe başkanlığından istifa etmişti. Gerçekten sağlık sorunu mu vardı yoksa anlaşmazlıklar mı vardı bu kısmı da daha sonraki yazımda sizlerle paylaşacağım.

İktidarın nimeti büyüktür. İktidarın ilçe başkanı olmak, öyle herkesin dediği gibi aşktan, gönülden değil, biraz da güç elde etmek isteğinden kaynaklanır. Ak Parti Bornova’da çeşitli isimler aday oluyor. Bunların içinde gerçekten ilçe başkanlığına talip olanlar da var. Birileri de isim duyurmak, gündemde kalmak amacıyla isim gezdiriyorlar. Sanki seçim totosu yapıyoruz. Bütün okuyucularım bilir ki, Ak Parti’de aday olunmaz. Aday gösterilir. Yukardan kimi belirlerlerse, aday odur. Buna karşı çıkmak mümkün değildir. Ama gerçekten ilçe başkanlığına talip olanlara da saygı duymalıyız. Ciddi aday olanların başında Murat Taşer'in yeğeni Levent Taşer, Cengiz Baştürk, Musa Çevik, eski Barbaros Mahallesi muhtarı Ayşe Cankurtaran, herkesle barışık olan Kamber Eren Vardar ve yönetim içinden mali müşavir Ahmet Koyuncu gözüküyor. İl başkanı tercih ederse Ayşe Cankurtaran'ın ismi ön planda, ilçe tercih ederse Ahmet Koyuncuoğlu 'nun ön planda olduğu gözüküyor. Saray tercih ederse, saraya yakınlık açısından da Kamber Eren Vardar ve Cevdet Çayır gözükürken en ilginç tarafı ise saraya yakınlığıyla bilinen Cevdet Çayır'ın her ne kadar “ben aday değilim” dese de Eski İlçe Başkanı Cevdet Çayır’ın tekrar ilçe başkanı olması için belli kişiler tarafından kulis yapılması ve saray etrafına bildirilmesidir. Ben de Sayın Cevdet Çayır’la telefon görüşmesi yaptım. Benim yukarda belirttiğim gibi “Abi ben aday değilim, Ak Parti’de aday olunmaz, aday gösterilir, adaylık için şahsım adına herhangi bir girişimde bulunmadım ama ben de bazı arkadaşlarım tarafından tekrar göreve gelmem için çalışmalar yapıldığını biliyorum. Takdir partimin yetki organlarındadır. Görev verilirse başım üstüne. Görev verilmezse görev verilecek arkadaşımın yanındayım.” dedi.

Biz de biraz araştırma yaptık. Sayın Çayır’ı destekleyen kişilerle görüştüm. Bunların içinde gerçekten saraya ulaşabilecek kişiler de var. Bana anlattıkları şu; “Sayın Çayır zamanında çok başarılı bir dönem geçirdik, hiç kavga etmedik. Herkesle uzlaştık. Sayın Çayır herkesin diyalog kuracağı bir insandır. Ona da ihtiyaç var.” Tabi bunlar Sayın Çayır’ı destekleyenlerin görüşüdür. Benim de yaptığım araştırmalarda Sayın Çayır’ın saraya yakın çevrelere bildirildiğini gördüm. Saray nasıl değerlendirir, benim işim değil. Ben CHP’li bir yazarım. Ak Parti’nin işine karışmak haddimiz değildir. Sayın Çayır’a hiç şans vermeyenler yanılırlarsa da hiç şaşırmam. Ak Parti’de neyin ne olacağı belli olmaz. Kişisel bağlantılarınız üst düzeydeyse, “olmaz” diye bir kural yok. Bu konuda kendini çok ciddi aday görenler, ismini telaffuz etmediklerimiz de olabilir, gerçekten bu işe taliplerse Ege Ajans’ın kapısı bütün adaylara eşit mesafede açıktır.

Sayın Cevdet Çayır için; “İlçe başkanı adayı olacak mı?” diye attığımız fragmandan sonra sitemizi arayarak; “Bunu nerden çıkardınız, hayali haber mi yapıyorsunuz, Cevdet Çayır’la olan ilişkiniz nedir, bu haber yapılır mı?” diye yedi kez telefonla arandık. Sayın Ak Partililer; Ak Parti’yi biz dizayn etmiyoruz. Kim olur kim olmaz onu da biz belirlemiyoruz. Aldığımız duyumları araştırarak haber yapıyoruz. Benim yazıma bugüne kadar kimse müdahale edemedi. Bu cüreti telefon edenlerin cehaletine veriyorum. Biz menfaatle haber yapan bir basın değiliz. Adım ve Ege Ajans markadır. Dikkatinizi çekerim ve benim yıllardır söylediğim bir söz var; "Siyaset vakti ve nakdi olanlar içindir.".

HOŞÇAKALIN.

SEVGİYLE KALIN.