Sosyal medyaya şöyle bir baktığımda;
Kapitalizmin dayattığı özel günlerden biriymiş gibi hâlâ kutlama yapanlar varsa da, yıllar içinde bunun azaldığını görmek de sevindirici.
Kadınlar günü değil, Dünya Emekçi Kadınlar Günü. 
Bugün, Kadın Direnişinin bir sembolüdür, Kadının çığlığıdır. Kadınla ilgili her konuya farkındalık günüdür.

Emekçi Kadınlar günü derken; çalışma hayatının içinde veya değil, evde, işte, pazarda, tarlada, sokakta…Her kadın emekçidir, anadır, eştir, işçidir, esnaftır... 
Bununla birlikte;
ASLINDA EMEĞİN CİNSİYETİ DE OLMAZ
Amaaa, bizim toplumumuzda ve benzer toplumlarda kadının aklıyla, bilgisiyle eğitimiyle, yetenekleriyle, kimsenin gölgesi altında kalmadan, bedeni ile değil, beyni ile ön planda var olabilme çabası, ve eşit emeğe eşit hak mücadelesi
çoook büüyüük bir mücadeledir.

Ve öyle bir mücaledir ki; Kadının, hem erkeklere, ne yazık ki, hem de hemcinslerine karşı verdiği bir mücadeledir. Bu sebeple ben derim ki
ÖNCE KADINLAR BİRBİRİNİ SEVECEK\SEVMELİ, DESTEKLEYECEK\DESTEKLEMELİ
EMEĞİN her gününün kutlu olabilmesi için ve bu kutsal istekle; 40 bin kadın tekstil işçisinin direnişi, 129 kadın işçinin canından doğmuş bu günü, en az 750 yıl önce yaşamış Hacı Bektaşi Veli'nin "Kadın benim eşim değil eşitimdir" diyebildiği coğrafyada, Anadolu'nun “Bir Kadın Coğrafyası” olduğunu hiç unutmadan,  Bu topraklarda kadına verilen hakların Cumhuriyet'in ilanı ile neredeyse yaşıt olduğunu,  Cumhuriyet kadını olmayı kavramış,  sorumluluk ve kazanımlarının farkında ve ATATÜRK'E ÇOK ŞEY BORÇLU OLDUĞUNU BİLEREK YAŞAMALI... İşte o zaman; kadınlar çok şey başaracak, en iyisini başaracak.
Atatürk ne diyordu "Kadınlar içtimai hayatta erkekler ile yan yana olacaktır.
Kurtuluş Savaşında Kadınlar vardı. 
Bugünkü mücadelede de Kadınlar olacaktır, olmalıdır.
Beyler!!!
Kadınlar bir günü değil, 365 günü ister.
Eşit ve özgür birey olmak ister.

Özellikle son yıllarda artan Kadına şiddet ve Kadın Cinayetleri ve bunu destekleyen politik tutum ve yasal düzenlemelerin  gölgesinde
Dünya Emekçi Kadınlar Günümüz kutlu olsun.