BAYRAKLI’DA CHP’NİN DELEGE AĞLARI

Değerli okurlarım bugünkü köşe yazımızda Bayraklı’da son derece alevlenen ilçe başkanlığı adaylığı için bazı isimler öne çıkarken her zaman olduğu gibi dün piyasada bile olmayan bazı isimler durumdan vazife çıkararak Bayraklı CHP ilçeye patron olma hevesindeler.

Öncelikle şunun bilinmesi gerekir ki ben sendika ağlarına da delege ağlarına da şiddetle karşıyım. Hiç Kimse CHP örgütünün delege ağası olma hakkına sahip değildir. Delegasyon seçimleri bittikten sonra  gözlemliyorum yine kendilerine güç yaratmak isteyen, seçimlerde hiç ortada gözükmeyen bazı zatı muhteremler benim 50 delegem var, 100 delegem var gibi söylemlerle siyaseten yer kapma savaşındalar. Gönül ister ki bu isimleri tek tek yazayım. Ama yeni bir tartışmayı alevlendirmemek için zımnen yazıyorum. Düne kadar Bayraklı sınırlarında olmayan, başka ilçede politika yapanlar ve de seçimde acaba CHP’ye oy verdi mi diye şüphe ettiklerimiz ‘Ben İzmir milletvekili Murat Bakan’a yakınım, onunla işbirliği içindeyim. Ben Rıfat Nalbantoğlu’na çok yakınım, onun temsilcisiyim’ diyen asparagas haberlerle kendilerini güçlü göstermek isteyen maalesef yanlış insanlar diyerek cümlemi yumuşatayım, mantar gibi ortaya çıkmaya başladı.

Hiç kimse örgütün tek başına sahibi değildir. Her mahallemizin dinamikleri vardır. Bu parti içinde yıllarca iyi günde kötü günde hep beraber olmuşlardır. Partinin de, delegasyonun da sahibi bu mahallenin dinamikleridir. Her mahalledeki bu dinamikleri görmeden ya da onları dikkate almadan birileri ortaya çıkıp da Sayın Rıfat Nalbantoğlu’na, Sayın Murat Bakan’a yanıltıcı bilgiler verip ‘Ben senin yanındayım 100 delegem var’ diye boşa biat ederler. Hiçbir güç örgütün üzerinde değildir. Seçimlerden çıkan örgüt yapısı kimsenin oyuncağı da değildir. İnsanların özgür iradesine ipotek mi koyuyorsunuz? Bu ayrımcılık niye? Eğer Bayraklı’da bir aday çıkacaksa ki birden fazla olmasında da mahsur yok. Belli kişilere, belli bir kuruma dayanmadan örgütün bütün dinamiklerini kucaklayan her kesimin adayı olmalıdır. Bu konuda ilerde çok daha derin açıklamalar yapacağım. Ama görüyorum ki Bayraklı sınırları içinde bile yaşamayanlar ya da Sayın Nalbantoğlu’yla, Sayın Murat Bakan’la kişisel ilişkilerini örgüte mal edip kendilerine rol biçiyorlar. CHP örgütü delege ağlarına asla müsaade etmez geçit vermez. Beyler siz kendinizi ne zannediyorsunuz ki delegenin hakimiyim 50 delegem, 100 delegem var diyecek kadar şaşkınlık içindesiniz? Bir de benim bildiğim Rıfat bey ve ekibini temsil eden belli bir kardeşimiz var. Bunu herkes bilir. İsmini yazıp kendisini yıpratamam ama Bayraklı’da Rıfat beyin adı kullanılacaksa tek temsilcisinin kim olduğunu bilmeyenler varsa gülerim. Ne Sayın Rıfat Nalbantoğlu’nu ne de Sayın milletvekilimiz Murat Bakan’ı kirli oyunlarınıza alet edip potaya çekmeyin. Bu değerlerimizi yıpratmayın.

İlçe başkanlığı adaylığı herhangi bir kurumun veya belli siyasi güçlerin tekelinde değildir. Asla da olamaz. Kaç aday çıkar onu bilemem ama çıkacak aday kesinlikle bir kurumun veya siyasi yapının tekelinde değil örgütün emrindedir. Örgütü hiçe sayan toslar. Ve son olarak şunu diyorum ki hangi adayımız çıkarsa çıksın delege ağalarına prim vermeden onlara eyvallah etmeden örgütüne dayanacaktır. En büyük güç örgüttür. Özgür iradesiyle seçilen delegelerimiz üzerinde kimse şaklabanlık yapmasın. Geçti o günler. 10 delegem var 2 işçi mi alacaksınız, 20 tane delegem var listenin şurasına yazacaksınız öyle bir dünya yok. Kimse, sokak tabiriyle yazayım sazan olup atlamasın. İş, aş, menfaat vaatleriyle delegasyon üzerinde kimsenin oyun oynamasına müsaade edilmeyeceğini herkes iyi bilir. Örgütüne dayanmayan, her kesimin onayını alamayan bir ilçe başkanı adayı kusura bakmasın ama değil ilçe başkanlığı, avucunu yalar, havasını alır.

HOŞÇAKALIN, SEVGİYLE KALIN…

YORUM EKLE
google.com, pub-5691823233856454, DIRECT, f08c47fec0942fa0