Değerli okuyucularım bugünkü köşe yazımda, Bayraklı Belediye Meclisinde, 01.07.2019 tarihindeki yaşananlardan sizlere bahsedeceğim.
Mutlaka diğer basın yayın organlarıda bu konuyu haber yapmışlardır. Bizim haber yapma değerimiz ise farklıdır. Diğer Medya organları gibi, Şu oldu..., Bu oldu... diye subjektif bilgiler vermeyiz. Olanların neden ve niçinlerini yazarak okuyucuyu bilgilendirmek zorundayız.
1 Temmuzda yapılan Bayraklı belediye Meclisinde 8. Maddeye kadar, Bayraklı Belediye Başkanı Sayın Serdar Sandal, çok başarılı bir oturum yönetti. Güleryüzlü, sevecen tavrı ve hoşgörüsüyle, bütün meclis üyelerine, yani Ak parti grubunada zeytin dalı uzattı. Bu kucaklayıcı tavrını alkışlıyorum. Hatta Ak partililere sizin dedenizde CHP' liydi. Sizde bizim kurucu partimizin torunlarısınız, diyerek incitmeden tatlı göndermelerde yaptı. Ve herşey sütlimandı.
Tunceli Ovacık Belediyesinin kardeş belediye olması oy birliği ile karar verildi. Belediye meclisinin Canlı Yayın uygulamasına geçmesi, yine oy birliği ile karar verildi. Belediye şirketlerine yapılacak atamalarda Belediye Başkanına atama yetkisi verilmesi yine oy birliği ile karar verildi. İşte bunlar görmek istediğimiz tablolardı. Bu sırada Bayraklı belediyesi şirketlerine Genel Müdür olarak atanan Sayın Yalçın Erdoğan'ıda tebrik ediyorum. Kendisinide yıllarca Turyağ'da üst düzeyde Müdür olarak görev yaptı. CHP İl yönetiminde bulundu. Son derece saygın iş dünyasını bilen, ticaretten çok iyi anlayan, liyakatiyle ön plana çıkan bu kardeşimizi şirketlerinin başına geçirdiğiniz için Sayın Sandal sizi kutluyorum. İlk defa diyorumki atamalarınızdaki on numara beş yıldız Sayın Yalçın Erdoğan'dır. Bu tür atamaları ayakta alkışlarız.
Dilek ve temennilere gelindiğinde CHP grup başkan vekili Sayın yeşim Tekoğlu, söz alarak; İstanbul Büyükşehir belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu'nun başarısını kendince abartarak, ortamı anlamsız yere gerdi. Biranda Bayraklı Belediye meclisi, Bayraklı'nın sorunlarının tartışılacağı bir platform yerine, Ülke'nin genel politikasının tartışıldığı bir platform haline geldi. Dilek ve temennilerde bu konuşmaları yapacaksanız öncelikle ideolojik derinliğiniz olacak. Yada rahmetli Demirel'in dediği gibi iyi bir Demogog olacaksınız. Demogoji yapmasını bilmeyen, hazır cevap üretemeyen bir kişi bu tür tartışmalara asla girmez. AK parti grubu size öyle bir gol attıki. Tam çatala!. Siz Sayın İmamoğlu'nun başarısını göklere çıkartırken AKP' ye taş atarken, AKP grup Başkan Vekili size aynen şunu söyledi. Binali Bey seçimi kaybettiğini anlayınca, Resmi sonuçlarını beklemeden Sayın İmamoğlu'nu tebrik etti. Biz sizi 17 yıldır her seçimde yeniyoruz. Tebrik etmeyi öğrendinizmi?, yada Öğrenecekmisiniz!, ne gerek vardı bu golü yemeye. Sayın İmamoğlu hepimizin Gururu oldu. Bize umut saçtı. Amiyane tabirle hepimiz seçim sonucunu öğrendikten sonra neredeyse göbek attık. Eğer Köşe yazılarımı okuyorsanız, Yazdığım her yazıya İmamoğlu'nun müziklerini yüklediğim görülecektir. Sosyal Medyayı yönlendirmeye çalışırken bizim evimize gecenin üçünde polis geliyor. Yani bu başarı hepimizin. İmamoğlu'nu orada bırakalım. Vargücümüzle Bayraklı'ya odaklanalım.
Dilek ve temennilerde Sayın Cindi Canpolat gibi söz alıp, sivas katliamını kınarsanız, yine bir bayan Meclis üyemiz(Adını şu an hatırlayamadım, kendisinden özür diliyorum) Kabotaj Bayramını kutluyorsa, yine meclis üyemiz Avukat İpek Kul, Özgürlüklerden bahsedip, erdemi gündeme getiriyorsa ben bunları alkışlarım. Ama bunun dışında Ülke gündemi politikasına girip, sonrada sus, pus olmayı kabul etmem. HAAAAA Sayın Bayraklı CHP İlçe Başkanımız cemalettin Alper dediki; Abi haksızlık olmasın, Yeşim hanım gerekli konuşmaları yapacaktı. Amaaaaaaa durum böyleyse. Mademki Serdar Başkanın işareti ile susacaksınız, Kardeşim susacağın yerde . Söz almamayı öğrenin. Belediye Meclisini izleyen halk AKP ile karşılıklı bu anlamsız tartışmalara kaba bir tabirle Homurdandı. Hatta Belediyenin bürokratları bile bu nereden çıktı dercesine, bıyık altından gülüyordu. Bunların hepsi bende kayıt altındadır. En dikkatimi çeken ise Belediye meclis üyelerimiz yeterlilik önergesini acaba bilmiyorlarmı?. Sayın Serdar Başkan isteseydi, bunlara yeterli söz verdim diyerek, bu anlamsız, gereksiz tartışmaları bitirebilirdi. Ama çok hoşgörülü davranıp herkese söz vermeye çalıştığı için bu topa girmedi. Oysa bir belediye meclis üyemiz bu gerginliği görünce yeterlilik önergesi verip, oylamaya sunup bu tartışmaları bitirebilirdi. Sanırım akıllarına gelmedi.
Bayraklı Belediye Başkanı Sayın Serdar Sandal'ın en büyük yanlışı ise AKP'lilere ideolojik olarak gerekli cevabı veren Sayın Mehmet Topbaş'ın sözünü kesmesiydi. Eğer Serdar Başkan, Topbaş'ın sözünü kesmeseydi, Topbaş AKP'nin anlayacağı dilden ideolojik olarak gereken cevabı verecekti. Başkan Sandal, Topbaş'ı neden susturdu anlayamadım.
Belediye meclislerinde tecrübe çok önemlidir. Grup Başkan Vekilleri gündemde hep öndedir ve konuşmaları kendileri yapar. Oysa dilek ve temennilerde uyanık bir grup Başkanvekili en son konuşur. Neden mi derseniz? devlet protokolünü hatırlayın. En ağırlıklı insan en son konuşur. Yani sizin konuşmanızın üzerine herhangi biri söz alıp konuşamaz. Karşının cevap hakkı olmadığı için sizde dilediğiniz mesajları verirsiniz. Ben Sayın İlçe Başkanımız Cemalettin Alper'e diyorumki; Sayın Başkan, siz eneyimli ve tecrübeli bir başkansınız, herkes grup Başkanlığı, Grup Başkanvekilliği yapamaz. Şunuda iyi bilirsinizki, Dilek ve temennilerde kim ne konuşacaksa gurupta kendi aranızda paylaşırsanız. Herkes istediği gibi konuşmaz.
Bana eski meclis üyemiz Fahrettin Orandı'yı arattınız. Dünkü mecliste Sayın Orandı olsaydı, karadenizden girer Akdenizden çıkar, Orta Anadolu'yu gezer, CHP'nin oylarını % 2,5 artırır. bayraklı Meclisindede bütün Ak partilileri sustururdu, dersem bana kimse kızmasın. Arif olanlar anlar. Diyorumki ben çerkezleri çok severim, çerkez kültürünede hayranım "wuşısu wukazım lağdım wugategü zıkamğa looğ" tercümesinide yapayım" Bir mecliste oturduğunda dikkat çekmediysen ayağı kalkarak dikkat çekmeye kalkma. Yani Less is more=az çoktur. Hiç kimse CHP' yi topal ördek " leindak" durumuna düşürmesin.
Hoşçakalın,
Sevgiyle Kalın,
Başöğretmen