Başkan Işık: “Cinsel sapkınlığın karşısındayız”

HUKUKÇULAR DERNEĞİ ADIYAMAN İL TEMSİLCİSİ AV. AHMET IŞIK, DİYANET İŞLERİ BAŞKANI PROF. DR. ALİ ERBAŞ’IN EŞCİNSEL SAPKINLIĞA KARŞI YAPMIŞ OLDUĞU AÇIKLAMALARIN ARKASINDA OLDUKLARINI SÖYLEDİ.

Başkan Işık: “Cinsel sapkınlığın karşısındayız”

Hukukçular Derneği Adıyaman İl Temsilcisi Av. Ahmet Işık, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın eşcinsel sapkınlığa karşı yapmış olduğu açıklamaların arkasında olduklarını söyledi.

Hukukçular Derneği Adıyaman İl Temsilcisi Av. Ahmet Işık, Ankara İnsan Hakları Derneği’nin Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş hakkında cinsel sapkın LGBT’lilere yönelik nefret söyleminde bulunduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulunarak, bir kısım baroların Erbaş’ın açıklamaları üzerinden toplumun en hassas değerlerine karşı kinlerini ortalığa saçtıklarını öne sürdü.

Başkan Işık, “Çağdışı, geri, barbar buldukları İslam’ı belli bir tarih aralığına sıkıştırarak İslam’ın evrenselliğine, bu toprakların kadim medeniyet unsurlarının en önemli harcı olan İslami düşünceye her fırsatta olduğu gibi savaş açan zihin dünyası, Ali Erbaş üzerinden kendilerine yeni bir propaganda cephesi açmışlardır.

Son dönemlerde sadece Türkiye değil pek çok ülke ve bu ülkede yaşayan Müslümanlar küresel anlamda bir ahlaki saldırı altındadır. Öncelikle çocuklarımız ve genç nesillerimiz olmak üzere insanlık, yozlaşmış Batı kültürünün örnekliğinde bir takım kirli yönlendirmelere maruz bırakılıyor. Sapkınlığı normalleştirmek ve yaygınlaştırmak amacıyla hareket eden bir kısım yapılanmalar uluslararası düzeyde de desteklenmektedir. Çizgi filmler üzerinden çocuklarımıza, sinema filmleri ve reklam kampanyaları üzerinden genç nesillerin zihinlerine yerleştirmek istenen sapkınlık bugün karşımıza farklı cinsel kimliklere saygı kılıfıyla özendirilmektedir.

Kur’an-ı Kerim eşcinselliği ve bu yolla kurulan ilişkiyi yasaklarken ‘akıl sahipleri’ için alınacak ibretler olduğu açıktır. Nitekim Lut kıssası üzerinden çeşitli yönleriyle insanlığa rehber olarak açıklanan emirler, bireylerin ve ailenin korunmasının yanında toplumun inhitatının da önüne geçmek üzere vahyolunmuştur. O gün sapkınların Peygamber’i dinlemek yerine onu ve diğer salih müminleri ülkeden kovmaya çalışmaları bugün de karşımıza bir kısım dernekler, barolar ve kurumlar eliyle ibretlik bir zihin kalıbı olarak çıkmıştır.

İnsanlığın hilkat ve fıtratına aykırı olan, Allah’ın lanetlediği sapkın eşcinselliğe demokrasi ve özgürlük adı altında destek verenler bugün aleyhlerine olan hiçbir fikre hoşgörü göstermemektedirler. Pek çok dinde ve siyasal ideolojide lanetle bahsedilen eşcinsellik, insan haklarına dayalı demokrasilerde bir propaganda malzemesi olarak savunuluyorlarsa, böyle olmayanların da kendi değerlerine yaslanarak eşcinsellere kötü bakma, tavır alma hakları saklıdır. Bu hak Müslümanlar için ise bir vazifedir. Bir kısım komik, mesnetsiz, içi boş iddialara dayanarak suç duyurusu yaparak baskı yapmayı tercih edenler, tıpkı tarihte olduğu gibi susturarak kendilerine alan açacaklarını zannetmektedirler. Her defasında ifade özgürlüğünden dem vuranların, temelinde din ve inanç hürriyeti kapsamında zikredilen düşüncelerin karşısında kümelenmeleri de ayrı bir hukuk garabetidir. Hak, hukuk, adalet, eşitlik, özgürlük gibi en temel insani ilkeleri kendi sapkın ve kindar fikirlerinin önüne maskeleyen sözde hak savunucusu dernek ve örgütler eliyle yaygın hale getirilmeye çalışılan kirli söylemlerin toplum nezdinde de hiçbir meşru zemini de bulunmamaktadır.

Çocuklarımıza, gençlerimize ve nesillerimize bir insan hakkı olarak sunulan cinsel sapkınlık, insanlığın ifsadı, toplumun çöküşü ve ailenin yok edilmesi üzerine kurulu büyük bir zulüm ve tefessühtür. Bu noktadan hareketle hakkın ve hakikatin şahitliğini yapan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın mezkur ifadelerine karşı sergilenen tutumun karşısında olduğumuzu kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER
google.com, pub-5691823233856454, DIRECT, f08c47fec0942fa0